- Spor Bilimleri Araştırmaları Dergisi
- Volume:4 Issue:2
- Beden, Kültür ve Erkeklik: Vücut Geliştirmenin Eril Bir Alan Olarak Savunulması Üzerine Sosyolojik B...
Beden, Kültür ve Erkeklik: Vücut Geliştirmenin Eril Bir Alan Olarak Savunulması Üzerine Sosyolojik Bir Çalışma
Authors : Mehmet Can ÇARPAR, Temmuz GÖNÇ ŞAVRAN
Pages : 264-288
Doi:10.25307/jssr.629092
View : 15 | Download : 12
Publication Date : 2019-12-31
Article Type : Research Paper
Abstract :Vücut geliştirme, erkeklik kimliği, beden ve spor arasındaki ilişkinin somut olarak gözlenebileceği, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini pekiştiren bir spor dalı ve bir toplumsal alandır. Erkeklik kimliğinin inşası ve yeniden üretilmesi açısından vücut geliştirme önemli bir alandır, çünkü çoğu toplumda ideal kabul edilen ve hegemonik erkeklikle ilişkilendirilen kaslı bedene erişmeyi mümkün kılar. Bu çalışma, bir alan araştırmasının verileri üzerinden vücut geliştirmeci erkeklerin bu alanı eril bir alan olarak oluşturup korurken kullandıkları stratejileri ortaya koymayı ve bu olguyu toplumsal cinsiyet sosyolojisi perspektifiyle incelemeyi amaçlamaktadır. Araştırma 2019 yılında nitel yöntemle ve fenomenolojik desende yürütülmüş olan bir saha çalışmasıdır. Veriler 2018 Aralık ve 2019 Ocak ayları arasında Türkiye’nin beş farklı ilinde yaşayan, vücut geliştirme yarışmasına katılmış ya da katılma aşamasında olan 18 vücut geliştirmeci erkekten yarı yapılandırılmış görüşmelerle toplanmış, mülakat dökümleri betimsel ve sistematik olarak analiz edilerek yorumlanmıştır. Bulgular katılımcıların vücut geliştirmeyi erkeklikle ilişkilendirilen bir alan olarak savunurken biyolojik ve kültürel stratejiler kullandıklarını göstermektedir. Biyolojik koruma stratejileri çerçevesinde erkekler, sahip oldukları testosteron hormonu sayesinde kendilerini vücut geliştirme alanının doğal sahipleri olarak görmekte, kadın bedeninin östrojen hormonu ve menstruasyon döngüsü gibi biyolojik nedenlerle vücut geliştirmeye uygun olmadığını düşünmekte ve kadınları alandan dışlamaktadırlar. Kültürel koruma stratejileri ise toplumsal cinsiyet rolleri ve sembolleriyle ilişkilidir. Bu stratejilerden biri kadınların vücut geliştirme için gerekli olan ve hegemonik erkekliğe atfedilen disiplin, sıkı çalışma, azim, hırs ve irade gibi özelliklere sahip olmadığı iddiasına dayanmaktadır. İkincisi ise vücut geliştirme yapan kadınların kadınsılıklarını kaybedecekleri ve erkekler tarafından beğenilmeyen bir bedene sahip olacakları iddiasına dayanmaktadır. Bulgular, vücut geliştirme alanında başarılı olan kadınların erkeklere ait bir amacı benimsedikleri için saygı görseler de erkek vücut geliştirmeciler tarafından genel olarak sapma olarak görüldüklerini göstermektedir. İster kadınlığın biyolojik nitelikleri üzerinden, ister bedenle ilgili toplumsal cinsiyet kalıp yargıları üzerinden olsun, kadınların bu alanın dışında bırakılmaya çalışılması vücut geliştirme sporunun hegemonik erkekliğin kültürel egemenliğinin korunması ve sürdürülmesini sağlayan bir alan olduğunu göstermektedir.Keywords : Spor sosyolojisi, spor, vücut geliştirme, toplumsal cinsiyet, hegemonik erkeklik