IAD Index of Academic Documents
  • Home Page
  • About
    • About Izmir Academy Association
    • About IAD Index
    • IAD Team
    • IAD Logos and Links
    • Policies
    • Contact
  • Submit A Journal
  • Submit A Conference
  • Submit Paper/Book
    • Submit a Preprint
    • Submit a Book
  • Contact
  • Tokat İlmiyat Dergisi
  • Volume:12 Issue:1
  • Fâtımî-İdrîsî İlişkileri (297-375/909-985)

Fâtımî-İdrîsî İlişkileri (297-375/909-985)

Authors : Furkan Erbaş
Pages : 260-275
Doi:10.51450/ilmiyat.1441278
View : 79 | Download : 54
Publication Date : 2024-06-30
Article Type : Research Paper
Abstract :Hulefâ-yi Râşidîn döneminin sonlarına doğru meydana gelen siyasî ve ictimaî hadiseler müslüman toplumun ayrışmasına zemin hazırlamıştır. Bu durum kısa süre içerisinde birçok mezhebin ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir. Yönetimin Hz. Ali’ye ve onun soyundan gelenlere ait olduğu düşüncesi etrafında birleşenlerin ortak adı olan Şîa’ya mensup kimseler, Emevî yönetimine karşı isyanlar çıkarmış ancak bu isyanlar her defasında kanlı bir şekilde bastırılmıştır. Abbâsîler döneminde de Şiîler, yönetime karşı ayaklanmalar çıkarmaya devam etmişlerdir. Çok geçmeden Şiîler, Sünnî Abbâsîler’in merkezinin bulunduğu doğu bölgesinde 4/10. yüzyılın başlarından itibaren Hamdânîler ve Büveyhîler gibi hânedanlıklar kurmayı başarmışlardır. Şiîler, bu tarihten daha önce batı bölgesinde bulunan Mağrib’de hânedanlık kurabilmişlerdir. Abbâsîler ile yapmış olduğu Fah savaşının ardından aldığı yenilgi sonucu Mağrib’e kaçan Hz. Hasan’ın torunlarından İdrîs b. Abdullâh, 172/789 yılında Mağrib’in batısında bulunan Fas’ta İdrîsî hânedanlığını kurmuştur. Zeydî mezhebine mensup İdrîsîler, kuruluşlarından itibaren bölgede siyasî ve askerî faaliyetler göstererek hâkimiyetlerini genişletmeye çalışmışlardır. İdrîsîler gibi Abbâsîler’in takibatından kaçarak bölgeye gelen Fâtımîler, Mağrib’in doğusunda bulunan İfrîkıye’de 297/909 yılında hânedanlıklarını kurmaya muvaffak olmuşlardır. Yayılmacı anlayışla hareket etmeyi benimseyen Şîa’nın İsmâilî koluna mensup Fâtımîler, kısa süre içerisinde Mağrib’in tamamını ele geçirmeye çalışmışlardır. Bu durum Şîa mezhebine mensup iki hânedanlığın karşı karşıya gelmesine sebebiyet vermiş, böylece yaklaşık yetmiş beş yıl sürecek olan Fâtımî-İdrîsî ilişkileri başlamıştır. İlk Fâtımî halifesi Ubeydullâh el-Mehdî, Mağribü’l-Aksâ topraklarına girerek İdrîsîler’i itaat altına almıştır. İdrîsîler, Mağribü’l-Aksâ topraklarını yeniden ele geçirmeye çalışmışlarsa da bunda başarılı olamamışlardır. Ubeydullâh el-Mehdî’nin ölümüyle İdrîsîler yeniden bölgeyi ele geçirmişlerdir. Ancak Halife Kâim-Biemrillâh ordularını bölgeye sevk ederek kısa süre içerisinde Mağrib’de yeniden Fâtımî hâkimiyetini tesis etmiştir. Mağrib’in ortalarından başlayıp İfrîkıye’yi içine alan hâricî Ebû Yezîd en-Nükkârî’nin Fâtımîler’e yönelik başlattığı büyük isyan hareketi İdrîsîler’e bekledikleri fırsatı vermiştir. Halife Kâim-Biemrillâh döneminde başlayıp Halife Mansûr-Billâh döneminde bastırılabilen isyan dalgası İdrîsîler’in yeniden bağımsız hareket etmelerine zemin hazırlamıştır. Bununla birlikte Endülüs Emevî devletinin Mağribü’l-Aksâ’ya müdahalede bulunarak İdrîsîler’in elinde bulunan Tanca’yı ele geçirmesi, İdrîsîler’in Endülüs Emevî devletine itaat etmelerine sebebiyet vermiştir. Bu vakitten sonra İdrîsîler, bölgede kim güçlüyse ona tabi olarak hayatlarını devam ettirme çabası içerisinde olmuşlardır. Halife Mu‘izz-Lidînillâh dönemine gelindiğinde Fâtımîler, Mağrib’i tekrar hâkimiyet altına alma hedeflerinin bir sonucu olarak İdrîsîler’i bir kez daha itaat altına almışlardır. Kısa süre içerisinde Fâtımî ordularının büyük çoğunluğunun Mısır’ı ele geçirmek üzere doğuya gönderilmesiyle İdrîsîler yeniden bağımsızlıklarını ilân etmişlerdir. Fâtımî halifesi Mu‘izz’in bir kez daha ordusunu bölgeye göndermesi, İdrîsîler’in bölgede yeniden eski gücüne ulaşma hayallerini suya düşüren bir adım olmuştur. Bu tarihten itibaren kısa süreliğine Fâtımîler’in vasalı olarak hareket eden İdrîsî hânedanlığı, Endülüs Emevî halifesi II. Hakem’in Fâtımîler’in hilâfet merkezini Mısır’a taşımalarını fırsat bilerek bölgeye ordularını gönderip hâkimiyeti tesis etmesinin ardından İdrîsîler Endülüs’e gitmek zorunda kalmışlardır. Bundan sonra Halife Azîz-Billâh’ın desteğini alarak Mağribü’l-Aksâ’da Endülüs Emevî devletine karşı mücadeleye girişen İdrîsî lideri II. Hasan’ın savaşı kaybetmesi ve öldürülmesi sonucu İdrîsî hânedanlığı fiilî olarak sona ermiştir.
Keywords : İslâm Tarihi, Mağrib, Şîa, Fâtımîler, İdrîsîler

ORIGINAL ARTICLE URL
VIEW PAPER (PDF)

* There may have been changes in the journal, article,conference, book, preprint etc. informations. Therefore, it would be appropriate to follow the information on the official page of the source. The information here is shared for informational purposes. IAD is not responsible for incorrect or missing information.


Index of Academic Documents
İzmir Academy Association
CopyRight © 2023-2025