- Yıldırım Beyazıt Hukuk Dergisi
- Issue:2
- Davanın Belirsiz Alacak Davası Olarak Açıldığının Dava Dilekçesinde Gösterilmesi Gerekip Gerekmediği...
Davanın Belirsiz Alacak Davası Olarak Açıldığının Dava Dilekçesinde Gösterilmesi Gerekip Gerekmediği Meselesi
Authors : Nurbanu Erzurumlu Işık
Pages : 179-221
Doi:10.33432/ybuhukuk.1492439
View : 88 | Download : 67
Publication Date : 2024-07-31
Article Type : Research Paper
Abstract :Alacağın miktar ve değerinin tam ve kesin olarak belirlenemediği hâllerde Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107’nci maddesi uyarınca belirsiz alacak davası açılabilmesi, alacaklıya tanınan bir imkândır. Bu dava ile alacaklı mahkemeden, miktar veya değerini belirleyemese de alacağının tamamının tespitini ve tahsilini talep edebilir. Bu yönü ile belirsiz alacak davası, eda davasının bir türüdür. Belirsiz alacak davası açabilme imkânı, davacının dava konusunun miktarını belirleme hususundaki tasarruf yetkisinin sınırlandırılabilmesi amacını taşımaz. Bu nedenle alacağın belirsiz olduğu hâllerde dahi belirsiz alacak davası açmak yerine şimdilik bir kısmının talep edilebilmesi mümkündür. Davacı belirsiz alacaklara ilişkin olarak sahip olduğu bu seçim hakkını, dava dilekçesinde talep sonucunu belirleyerek kullanır. Talep sonucundan alacağın şimdilik bir kısmının mı yoksa tamamının mı talep edildiğinin anlaşıldığı durumlarda hâkim, davacının talebini dikkate alarak karar vermelidir. Talep sonucunun belirsiz olduğu durumlarda ise hâkimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde davacıya süre vererek sorunu çözüme kavuşturması gerekir. Buna karşın yargı kararları incelendiğinde bu hususta çelişkilerin bulunduğu tespit edilmiştir.Keywords : Belirsiz alacak davası, kısmî dava, talep sonucu, hâkimin hukuku resen uygulaması, hâkimin davayı aydınlatma ödevi