- BEÜ İlahiyat Fakültesi Dergisi
- Volume:11 Issue:2
- Kelâma Mesafeli Hanefîler İtikatta Selefî Midir? -Erken Klasik Dönem Hanefî Fakihler Bağlamında Bir ...
Kelâma Mesafeli Hanefîler İtikatta Selefî Midir? -Erken Klasik Dönem Hanefî Fakihler Bağlamında Bir Değerlendirme-
Authors : Züleyha Birinci
Pages : 289-313
Doi:10.33460/beuifd.1533932
View : 83 | Download : 175
Publication Date : 2024-12-16
Article Type : Research Paper
Abstract :Amelde Hanefîlik mezhebinin kurucusu olan Ebû Hanîfe’nin (ö. 150/767) itikadî sahada da saygın bir konumu vardır. O, Ehl-i Hadîs ve Ehl-i Re’y ayrışmasında, Ehl-i Re’y’in önderi kabul edilmiştir. Hanefîlik, amelî açıdan dört hak mezhepten biri sayılmış ve geniş bir alana yayılmıştır. Ebû Hanîfe’nin vefatının ardından amelî meseleleri re’yle çözüme kavuşturmakta sakınca görmeyen Hanefîler, inanç konularında re’ye yer verme hususunda farklı tutumlar izlemiştir. Hanefîlerin bir kısmı itikadî konularda akla yer vermeyi pek uygun görmezken bazı Hanefîler itikadî sahada da akıldan istifade etme yolunu tutmuştur. İnanca ilişkin konularda akla yer vermeyi ve kelâm metodunu kullanmayı câiz kabul eden Hanefî-Sünnîler içinde İmam Ebû Mansûr el-Mâtürîdî’nin (ö. 333/944) önemli bir yeri mevcuttur. Mâtürîdî’nin Ebû Hanîfe’den etkilenerek geliştirdiği kelâm ekolüne Mâtürîdîlik, bu ekole bağlı olan Hanefîler’e Mâtürîdîler denilmiştir. İnanç konularında kelâma mesafeli olan Hanefîlerin itikadî mensubiyetlerinde ve ne şekilde anılacakları hususunda ise bir muğlaklık ortaya çıkmıştır. Bu bağlamda bazı çağdaş Selefîler, kelâma mesafeli Hanefîleri Selefî olarak nitelemiştir. Bu çalışma Hanefîlerin Selefî oldukları yönündeki iddiaların haklılık payı taşıyıp taşımadığını ele almayı amaçlamıştır. Bu meseleyi kelâma mesafeli olan erken klasik dönem bazı fakih Hanefîler üzerinden incelemeyi hedeflemiştir. Bu Hanefî âlimler Tahâvî (ö. 321/933), Ebü’l-Leys es-Semerkandî (ö. 373/983) ve Sâid el-Üstüvâî (ö. 432/1041) olarak belirlenmiştir. Makalede dokuman analizi yöntemi kullanılmış ve tümevarım yoluyla sonuca ulaşılmaya çalışılmıştır. Öncelikle Selefîlerin itikatta izlediği metot ve benimsediği ana fikirler üzerinde durulmuştur. Daha sonra bunlar, belirlenen Hanefî fakihlerin kullandığı metot ve benimsediği fikirlerle karşılaştırılmıştır. Buradan ulaşılan verilerle kelâma mesafeli Hanefî âlimleri, Selefî olarak isimlendirmenin imkânı üzerinde tartışılmıştır. Sonuç olarak erken klasik dönemin kelâm ilmine mesafeli duran Hanefî âlimleri ile Selefîler arasında metodik ve fikrî bakımdan bazı benzerlikler bulunduğu, fakat her iki grubun ayırt edici farklı yönlerinin de var olduğu ve bu temel farkları yok sayarak kelâma karşı mesafeli olan Hanefîlerin Selefî olduklarını ileri sürmenin isabetli olmayacağı kanaatine ulaşılmıştır.Keywords : Kelâm, Hanefîlik, Sünnîlik, Selefîlik, Selef Metodu