- Bitig Edebiyat Fakültesi Dergisi
- Sayı: Mevlevilik GeleneÄi ve Vefatının 475. Yılında MuÄlalı İbrahim Åâhidî (1470-1550) Ãzel Sayısı Ãzel Sayı
- Refi Cevad Ulunay\\\'ın Bir Başka Âlem Romanında Tasavvufî Söylem, Mevlevilik ve Manevî Olgunlaşma...
Refi Cevad Ulunay\\\'ın Bir Başka Âlem Romanında Tasavvufî Söylem, Mevlevilik ve Manevî Olgunlaşma
Authors : Özlem Başboğa
Pages : 153-173
Doi:10.69787/bitigefd.1632246
View : 57 | Download : 84
Publication Date : 2025-04-28
Article Type : Research Paper
Abstract :Gazeteci ve eleştirmen kimliği ile öne çıkan Mahmut Refi Cevad Ulunay’ın edebi yönü genellikle geri planda kalmıştır. Yazarın altı tane romanı vardır. Ulunay’ın 1964 yılında yayımladığı Bir Başka Âlem romanı bunlardan biridir. Bir Başka Âlem romanında başkişi Murat Birinci Dünya Savaşı’na katılmış ve esir düşmüştür. İngilizler tarafından Hindistan’a sürgüne gönderilen Murat, serbest kaldıktan sonra hemen İstanbul’a dönmek yerine Hindistan’ı gezmeye karar verir. “Mistik bir adam” olarak tanındığı için insanlar onu çeşitli şeyhlerle görüştürürler. Murat, Hindistan’da Şeyh Zindabad isimli bir şeyhe intisap eder. Şeyh Zindabad uzlete çekilmiş biridir ancak Murat’ın sosyal hayatına dönmesi gerektiğini ve Murat’ın tekâmülünün topluma karşı görevlerini yerine getirmekle olacağını dile getirir. Bunun üzerine Murat İstanbul’a döner. İstanbul’da Hacı Gaffar isimli bir tüccarla tanışır, aynı şeyhe bağlı olduklarını öğrenir. Hacı Gaffar’ın yardımıyla bir çiftlik kuran Murat yıllarca burada yaşar. Şeyhinden davet aldığında ise her şeyi geride bırakıp tekrar yollara düşer. Romanda Murat’ın Şeyh Zindabad ve Hacı Gaffar ile diyaloglarında tasavvufun pek çok meselesi tartışılır. Romanda Mevlevilik açıkça zikredilmez, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin bir yerde ismi anılır ancak gerek romanın kurgulanış biçimi gerekse romanda dile getirilen görüşler romandaki tasavvufî anlayışın Mevlevilik olduğunu göstermektedir. Romanın kurgulanışı Mevlânâ’nın Mesnevî’siyle benzerlik gösterir. Roman, eşekle öküzün konuşmalarıyla başlar. Ardından asıl konuya gelinir. Çiftliğin sahibi olan Murat’ın hikâyesi anlatılır. Roman yine bu hayvanların konuşmasıyla biter. Romandaki bu çerçeve hikâye tekniği Mesnevî’yle benzerlik göstermektedir. Romanda hikâyeler anlatılması da Mesnevî’’yi akla getirmektedir. Romanda üzerinde durulan konulardan biri olan vahdet-i vücud fikrinin önemli temsilcileri Muhyiddin İbnü’l-Arabî ve Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’dir. Mevlânâ, hiçbir iş yapmayıp halvete çekilmeyi reddetmiştir. İncelediğimiz romanda Şeyh Zindabad Murat’a İstanbul’a dönüp sıradan bir adam gibi çalışıp sosyal hayatını devam ettirmesini söylemesi Mevlânâ’nın bu konudaki görüşüyle aynıdır. Ayrıca Şeyh Zindabad’ın tabiata yaptığı vurgu da Mevlânâ’nın tabiata yaklaşımına benzerdir. Romanda aşk konusunda dile getirilenler yine Mevlânâ’nın fikirleriyle paraleldir. Ulunay anne tarafından Mevlânâ’nın soyundan gelmektedir. Yazar, tasavvuf ve Mevlevilik’le ilgili görüşlerini romanla dile getirmiştir. Bir Başka Âlem romanında Mevlevilik insanı tekâmüle götüren, olgunlaştıran bir yol olarak ele alınmıştır. Bu çalışmada Bir Başka Âlem romanında ele alınan vahdet-i vücut, kesret, insan-ı kâmil, mistisizm, seyr-i sülük, uzlet, aşk gibi tasavvufla ilgili meseleler Mevlevilik açısından tartışılacaktır.Keywords : Refi Cevad Ulunay, Bir Başka Âlem, tasavvuf, Mevlânâ, Mevlevilik, sufi.