- Gümüşhane Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi
- Volume:4 Issue:7
- Orta Çağ İktisat Zihniyetinin Kazanç Maksatlı Ticaret Etkinliğine Karşı Tutumu
Orta Çağ İktisat Zihniyetinin Kazanç Maksatlı Ticaret Etkinliğine Karşı Tutumu
Authors : Kürşat Haldun Akalin
Pages : 0-0
View : 14 | Download : 7
Publication Date : 2013-01-01
Article Type : Research Paper
Abstract :Orta Çağ kilisesinin ekonomik düşünürleri, tek bir sesle, ticareti, ruhu tehlikeye atan endişe verici bir uğraşı olarak kınamışlardır. Orta Çağ Avrupasının ekonomik düşünürlerinin tamamı, kazanç arzusu olmasaydı ticaret yapma gereksiniminin olmayacağı, bencillik ve tamahkarlık duyguları da olmasaydı kâr etme tutkusunun da olmayacağı görüşü içindeydiler. Açgözlülük ve para hırsı ticaretin tamamı için zorunlu bir temel olduğu için, ticaret günahla yoğrulmuştu. Kilise babaları, ticarette bir kimsenin kazancını daima diğerinin bu alışverişte uğradığı zararı üzerine kurdukları için, ticaretin beraberinde getirdiği yalan ile sahtekarlıklara kendini kaptırarak ayartılması nedeniyle, parayla yapılan her alış verişi çok tehlikeli bir uğraşı olarak görmüşlerdir. Kilise babalarının temel ekonomik öğretileri, bir tüccarın alış fiyatının çok üzerindeki bir bedelle bir ürünü satmamaları, ancak o ürünü çok küçük bir kâr ekleyip satabilecekleri bir fiyatla satın almalarıdır. Bu tanımlamanın önemi, şayet satıcının sunduğu hizmetler yoluyla malların niteliklerinde bir gelişme sağlanırsa veya daha değerli bir hale getirilirse, alış fiyatının üzerinde yapılan satışın da alışın da adaletsiz olmayacağı fikrinden gelmektedir. Böylesine bir geliştirme, daima işgücünün kullanılması ya da malın bir yerden başka bir yere taşınması gibi farklı tarzlarda gerçekleşebileceği için, karşılığı ücretle alınan bir uğraşı olarak da adlandırılabilir. Bu nedenle, kilise hukuku açısından ticaretin özü, malların bir kazanç uğruna alınmasına meydan vermeyecek yükseklikte fakat değişmeyen bir fiyattan satılmasının sağlanılmasını gerektirmektedir.Keywords : Ticaret, Tamahkârlık, Tüccar, Orta Çağ Ekonomik Düşüncesi