CEZA HUKUKU VE ULTIMA RATIO İLKESİ
Authors :
Pages : 164-173
View : 201 | Download : 180
Publication Date : 2025-04-30
Article Type : Other Papers
Abstract :Feuerbach ve Hegelcilerin döneminde ceza hukuku korkunç, acımasız ve damgalayıcıydı. Bu nedenle de oldukça sınırlı tutulması gerekiyordu. Ahlak, gelenek, din gibi normatif düzenlerle ve bunları destekleyen kolluk hukuku ile bunun bir ölçüde mümkün olduğu söylenebilir. Günümüzün sosyal düzenleyici ceza hukuku ise ağır suçların oluşturduğu çekirdeği dikkate almakla birlikte, eskiyle kıyaslandığında son derece hafif sayılabilecek yaptırımlarla sosyal düzensizliği her alanda önlemeyi hedeflemektedir; yeterince etkili görülen başka yaptırım ikameleri olmadığında devreye girmektedir. Ceza hukuku her yerde karşımıza çıkar hâle gelmiştir. Boşluk bırakmayan ve içerik bakımından amip gibi şekil değiştiren bir nitelik kazanmıştır. Bu koşullar altında “gereksiz suç tiplerinin” varlığından söz edilebilir mi? Bu da ayrıca kuşkulu görünmektedir. Tüm bu gelişmeler karşısında, anayasaya başvurmak belki saygın ve hukuki bakımdan yüksek bir yol olabilir fakat aynı zamanda pozitif hukuk inancını yüceltmeye yönelik bir yaklaşım olduğunu da kabul etmek gerekir. Eğer ceza hukuku bilimi kendini bir “hukuk bilgisi” değil de bilimsel bir disiplin olarak görüyorsa, ceza hukukunun bugünkü toplumdaki işlev değişimini kavramsallaştırmalı ve tarihsel perspektifle de değerlendirme yaparak bir tutum takınmalıdır.Keywords : ultima ratio, son çare, ceza hukuku, gereksiz suç