- İslam Hukuku Araştırmaları Dergisi
- Issue:43
- Oflu Muhammed Emin Efendi’nin Necâtü’l-Müʾminîn Adlı İlmihalinin Tahlili ve Son Dönem Osmanlı Halkın...
Oflu Muhammed Emin Efendi’nin Necâtü’l-Müʾminîn Adlı İlmihalinin Tahlili ve Son Dönem Osmanlı Halkının İbadet Anlayışının Günümüzle Mukayesesi
Authors : Ramazan Çöklü
Pages : 55-84
Doi:10.59777/ihad.1407708
View : 124 | Download : 193
Publication Date : 2024-06-30
Article Type : Research Paper
Abstract :İlmihaller genel olarak bir kısmını Müslümanların bilmesinin farz olduğu ibadet, muâmelât, inanç ve ahlak konularını içeren fıkıh kitaplarıdır. Bununla birlikte ilmihallerin büyük kısmı ibadetlerle ilgili meselelere ayrılmış ve ilmihallerde halkın en çok ihtiyaç duyduğu yahut hata yaptığı konular ve güncel meseleler açıklanmaya çalışılmıştır. Osmanlı döneminde bu alanda çok sayıda eser yazılmıştır. Bunlardan biri de Oflu Muhammed Emin Efendi’nin (öl. 1320/1902) Necâtü’l-mü’minîn adlı risâlesidir. Muhammed Emin Efendi başta Fatih Camii olmak üzere çeşitli yerlerde altmış yıl boyunca etkili vaazlar vermiş ve gerek eserlerinde gerekse vaazlarında toplumdaki bozulmalara dikkat çekmiş önemli bir din adamıdır. Bir dönem Nakşibendiyye tarikatına intisap eden Muhammed Emin Efendi sonrasında dinî çizgiden uzaklaşıp menfaat aracı haline geldiğini belirttiği cemaatinden ayrılmıştır. Ancak Oflu Hoca genel olarak tarikata ve tasavvufa karşı değildir. O, şeriat yolundan çıkarak tarikatı ve tasavvufu kendi şahsi çıkarları için kullanan cahilleri eleştirmektedir. Hatta onun toplum üzerindeki etkisi, çevresinde “Fatih Sofuları” adlı kendine özgü din anlayışı bulunan bir cemaatin oluşmasına yol açmıştır. Yine Necâtü’l-mü’minîn risâlesinin kaynakları arasında tasavvuf eserleri de vardır. Bu durum, Oflu Hoca’nın genel olarak tasavvufa karşı olmadığını göstermektedir. Muhammed Emin Efendi’nin görüşleri ve yaşam tarzı, bazı araştırmacılar tarafından Osmanlı’da içtimaî ve dinî hareket başlatan vaizler topluluğu Kadızâdelilere benzetilmiştir. Geçimini süt satarak temin eden Muhammed Emin Efendi, üslubunun sertliği nedeniyle bir dönem sürgün edilmiş ve bazı kitaplarına el konulmuştur. Necâtü’l-mü’minîn adlı ilmihal, Muhammed Emin Efendi’nin en meşhur eseridir. Kendine özgü dili, üslubu ve içeriği nedeniyle yazıldığı dönemin popüler eserlerinden biri olan bu ilmihalin resmî ve korsan olarak birden çok baskısı yapılmıştır. Ayrıca bu ilmihal, yazıldığı dönemin Müslümanlarının ibadet hayatına değinmesi nedeniyle diğer ilmihallerden ayrılmaktadır. Necâtü’l-mü’minîn’de bütün ilmihal konuları işlenmemiştir. Eserin büyük çoğunluğu namazla ilgili bahislere ayrılmış, hac konusuna hiç değinilmemiştir. Oruç, kurban ve sadaka-i fıtır konuları ise oldukça kısa bir şekilde açıklanmıştır. Zira eserin asıl yazılma amacı, toplumun ibadet ederken yaptığı yanlışları düzeltmektir. Sırf bu nedenle risâlede ilmihal konularının arasında o günün insanlarının gerek bireysel gerekse toplu bir şekilde uyguladığı bazı hatalı davranışlardan söz edilmiştir. Eser, kullanılan dil bakımından da diğer ilmihallerden farklıdır. Zira uzun yıllar vaizlik yapan Muhammed Emin Efendi, vaazlarındaki üslubunu yazısına da nakşetmiş, bunun sonucunda bazen ifadeleri oldukça sertleşse de çoğunlukla Müslümanları uyarmış ve onlara nasihat etmiştir. Eserde özellikle ibadetlerin nasıl eda edileceği ayrıntılı bir şekilde anlatılmıştır. Necâtü’l-mü’minîn ilmihali bu yönüyle dönemin dinî, aktüel ve kültürel yaşantısına ayna tutan bir kaynak konumundadır. Büyük olasılıkla toplum tarafından beğenilmesinin ve kabul görmesinin temel nedenlerinden biri de budur. Muhammed Emin Efendi Necâtü’l-mü’minîn risâlesini yazarken meşhur fıkıh kitaplarının yanı sıra tefsir, hadis ve kelâm kitaplarından da istifade etmiş, birçok yerde âyet ve hadisleri delil getirerek meseleleri açıklamıştır. Bir iki bahiste ise konuyla ilgili ayetleri tıpkı bir müfessir gibi tefsir etmiştir. Öyle ki risâleyi okuyan ilmihal bilgilerinin yanı sıra bir hocadan vaaz ve nasihat dinlemektedir. Birçok meselede dört mezhebin görüşüne yer vermiş, bazen tercihte bulunmuş, bazen de farklı bir mezhebin görüşünü benimsemiştir. İlmihalde fıkhî kavramları tanımlamış ve az da olsa küllî kaidelere yer vermiştir. Araştırmada önce Oflu Hoca’nın ilmî şahsiyetinden kısaca söz edilmiş, ardından Necâtü’l-mü’minîn risâlesi tahlil edilmiş, en sonunda da eserde değinilen meseleler çerçevesinde son dönem Osmanlı halkının ibadet anlayışı günümüzle mukayese edilmiştir. Eser, Osmanlı arşivlerinde mevcut olan baskıları üzerinden tahlil edilmiş; bu kapsamda dil, anlatım ve yöntem bakımından genel özellikleri açıklanmış, kaynakları tespit edilmiş ve içeriği analiz edilmiştir. Eserin içeriği analiz edilirken Oflu Hoca’nın Hanefî mezhebine muhalefet ettiği fıkhî meseleler de tespit edilmiştir. Son bölümde ise Necâtü’l-mü’minîn risâlesi çerçevesinde dönemin Osmanlı halkının ibadet anlayışı günümüzle mukayese edilmiştir.Keywords : Fıkıh, İbadet, İlmihal, Osmanlı Devleti, Oflu Muhammed Emin Efendi