- Muhakeme Dergisi
- Volume:7 Issue:2
- Görünüş ve Gerçeklik Arasında Hakikat Sonrası: Post-Truth Söyleme Eleştirel Bir Bakış
Görünüş ve Gerçeklik Arasında Hakikat Sonrası: Post-Truth Söyleme Eleştirel Bir Bakış
Authors : Dursun Akyasan, Erol Sungur
Pages : 175-190
Doi:10.33817/muhakeme.1572759
View : 53 | Download : 77
Publication Date : 2024-12-31
Article Type : Review Paper
Abstract :Post-truth kavramı ilk kez 1992 yılında Steve Tesich tarafından, Amerikan toplumunun gerçekleri duymak yerine yalanlarla kandırılmayı tercih etmesiyle belirginleşen sosyo-politik bir durumu ifade etmek için kullanılmıştır. Türkçede en kabul gören çevirisiyle hakikat-sonrası kavramı bugün, basitçe artık sözlerin gerçeğe uygun olup olmamasının toplumsal olarak umursanmadığı bir çağa ait özellikleri nitelemek için kullanılmaktadır. İnternet tabanlı haberleşmenin ve sosyal medya araçlarının iletişim üzerindeki etkisi insanların kendilerine ulaşan “haber”in doğruluğuna-yanlışlığına önem vermemesi olgusuyla bir araya geldiğinde günümüzü post-truth olarak tanımlamak isabetli görünmektedir. Fakat görünüş aldatıcı olabilir. Kavram, modernizmin yaşadığı krizlerden siyasal iletişim biçimlerine, postmodernizmle hesaplaşmaktan tekno-determinist sosyal dönüşüm ve yeni medya gibi geniş bir bağlam yelpazesinde anlaşılmaya çalışılmıştır. Ancak, henüz post-truth nitelemesinin yeni bir toplumsal duruma işaret edip etmediği açıkça ortaya konulabilmiş değildir. Dahası post-truth olarak nitelendirilebilecek bir durumun gerçekten var olup olmadığı bile tartışma konusudur. Bu çalışmada post-truth kavramının tartışmalı yönleri ortaya konularak kavramın aslında insanın hakikat karşısında aldığı zihinsel bir tavrın toplumsal düzeydeki görünümlerinden biri olduğu açıklanacaktır. Hakikat karşısındaki bu tavır sosyal medya mekanizmasının işleyiş biçimi nedeniyle günümüzde çok daha görünür olmuştur. Bu da post-truth kavramının, ifade gücünü aşan bir referans ağıyla sarmalanması sonucunu doğurmuştur. Şu andaki kullanımıyla post-truth, kendisine yüklenmeye çalışılan anlamı taşıyamayan bir kavramsallaştırmadır. Post-truth’un yeni bir durumu ifade ettiği söylemi, kavramın anlam çerçevesinin sadece bu yeni görünümü ifade edecek şekilde yeniden çizilmesiyle haklılık kazanabilecektir. Bu durumda şu anda post-truth kavramının içine sığdırılmaya çalışılan fakat aslında çok daha geniş ölçekli bir çerçevenin içine oturtulması gereken durum için yeni bir kavrama ihtiyaç duyulacaktır.Keywords : Felsefe ve Sosyoloji, Post-Truth, Hakikat, Kamuoyu, Postmodernizm